Türkiye Basketbol Ligi‘nde Akran Gemlik formasıyla boy gösterecek olan 2003 doğumlu oyun kurucu Ozan Yılmaz‘la özel bir röportaj yaptık.
Pınar Karşıyaka ve Anadolu Efes altyapısında yetişen, geçtiğimiz sezon hem TB2L’de hem BGL’de başarılı bir performans ortaya koyan Ozan Yılmaz, geçmişten geleceğe kariyeriyle ilgili sorularımızı cevaplandırdı.
Altyapıları yakından takip edenlerin bildiği üzere, Ozan Yılmaz’ın en önemli özelliği son yıllarda büyük eksikliğini çektiğimiz ‘safkan oyun kurucu’ modeline en yakın oyuncu olması. Hatta onun damalarında bu kanın dolaştığını söylemek yanlış olmaz. Bir oyun kurucuda olması gereken bütün özellikleri içinde barındırıyor. Gemlik’teki sezonu ise onun hikayesinin asıl başlangıç noktası olacak.
Ozan, saha içinde sakin yapısı ve zekasıyla öne çıkıyordu. Saha dışında onu tanımak ise bizim için farklı bir deneyim oldu. Henüz 19 yaşında ama ayakları yere çok sağlam basıyor. Hızlı düşünüyor, sorulara cevap verirken tereddüt yaşamıyor. Soruları önceden eline verseydik, bu kadar akıcılık bekleyemezdik açıkçası. Doğal akışta devam eden röportajın hiçbir bölümünde bir an bile duraksamaması, içinden geldiği gibi konuşması, bizim işimizi de oldukça kolaylaştırdı.
Lafı fazla uzatmadan Ozan Yılmaz’la yaptığımız keyifli röportaja geçelim:
Pınar Karşıyaka’da başladığı basketbol hayatına Anadolu Efes’te devam eden ve ilk profesyonel yılını Gemlik’te geçirecek olan Ozan, süreçle ilgili hikayesini anlattı:
”5 yaşında Pınar Karşıyaka Spor Okulları’na girdim. 9 yıl boyunca Karşıyaka’daydım. U15 Şampiyonası’nda Anadolu Efes beni takıma katmak istedi ve oraya gittim. 4 yıl boyunca Anadolu Efes’te oynadım ve altyapı kariyerim bitince Gemlik’e transfer oldum.”
”Gemlik aslında profesyonel anlamda ilk yılım. Daha önce de TBL ve TB2L oynadım ama yaş itibarıyla profesyonel olarak ilk yılım diyebiliriz.”
”Küçümlüğümde Karşıyaka’nın basketbol maçlarına giderdim. Çocukluğumdan beri basketbolun içinde oldum ve profesyonel sporcuların yaşamını daha yakından gördüm. Karşıyaka basketbol anlamında çok özel bir yer ve benim için bu da büyük şans oldu. Özellikle Bobby Dixon’lı dönemler çok farklıydı.”
– En önemlisi basketbolu doğru oynamak
Kimi oyuncular çift guard sisteminde daha rahat ederken, Ozan’ın tercihi ise bir şutörle oynamak. Genç oyuncu, konuyla ilgili sorduğumuz soruya, ”Açıkçası ben statik bir 2 numarayla daha iyi oynuyorum. Aslında topla oynamayı sevmeyen bir 2 numarayla desem daha doğru olur.” cevabını verdi.
Vasilije Micic’i idol olarak gördüğünü söyleyen Ozan, pozisyonu ve pas yetenekleriyle alakalı sorularımıza şu cevapları verdi:
”Bir guard olarak beni en çok etkileyen Vasilije Micic’ti. Hem oyunu okuyuşu hem sahadaki duruşu hem de her zaman soğukkanlı kalabilmesi en önemli özellikleri. İdol olarak onu örnek aldığımı da söyleyebiliriz.”
”Ben skor bulmaktan da asist yapmaktan da çok keyif alıyorum. Aslında basketbol oynamaktan çok keyif alıyorum. En çok yapmak istediğim şey sahada basketbolu doğru oynamak. Skor yapılması gereken yerde skor yapmak, asist yapılması gereken yerde asist yapmak… Oyunumun üst seviyeye hitap etmesini seviyorum, en azından öyle olmasını istiyorum.”
”Sahada en önemli şey mental olarak güçlü kalmak, hiçbir zaman düşmemek. Çünkü bir guard aslında sahadaki koçtur. Birçok guard, bu konuda yeterli olamıyor. Ama ben bu açıdan iyi olduğumu düşünüyorum. Böyle olunca koçun elini de güçlendiriyorum ve takım arkadaşlarım da bana daha çok güvenmeye başlıyor. Tüm bunlar birleşince ben de sahada yeteneklerimi sergileyebiliyorum.”
– Problem şut seçimlerinde
Kendinde gördüğü en büyük eksikliği sorduğumuzda fiziksel olarak daha güçlenmesi gerektiğini söyleyen genç guard, şutuyla ilgili konuda ve son dönemlerin modası haline gelen serbest atış sorunuyla alakalı ise şunları söyledi:
”Fiziksel olarak biraz daha gelişmem gerekiyor. Teması aldıktan sonra bitirişlerimi geliştirmeliyim. Bunun dışında da şut seçimlerini daha iyi yapmam lazım.”
”Ben öyle çok özgüven problemi yaşamıyorum şutla ilgili. Dediğim gibi daha çok şut seçimleriyle ilgili problemlerim oluyor. Asıl sıkıntının bu olduğunu düşünüyorum.”
”Kesinlikle maç içindeki o anki hava serbest atışları etkiliyor. Serbest atışları atarken en önemli nokta, yaptığın tekrarlardan ziyade mental bence. Topu tutarken bile normal rutinini bozabilecek şeyler oluyor. Mental olarak daha sakin kalmak çok önemli. Mesela, normalde alıştığının dışında topun çizgileri bir tık sola gelse, bu bile seni etkileyebiliyor.”
– 5 asistin üzerine çıkacağımı düşünüyorum
Basketbolun evrildiği noktada şutunu da ileri taşıması gerektiğini belirten Ozan, izlediği maçlarda beğendiği hareketlerin üzerine çalıştığını ve bunları da denediğini söyledi.
Pasör özellikleri üst düzey olan 2003 doğumlu guard, yeni sezonda 5 asist ortalamasını yakalayabilir misin dediğimizde, çıtayı 6’ya kadar çıkardı ve şöyle devam etti:
”Şutumu çok daha geliştirmem lazım. Bunun da tek çözümü çalışmak. Ben, çalışarak her şeyin olabileceğini düşünüyorum.”
”Micic’in bacak arası yapıp, arkaya doğru gelip attığı bir şut var. Bunu idmanlarda çok çalışıyordum. Maçlarda bunları denediğim oluyordu.”
”Hedefim 5’ten fazlası açıkçası. 6 ya da 7 diyebilirim, bunun altına düşeceğimi sanmıyorum. 6 asist ortalaması yakalarım diyelim.”
– Gemlik gençler açısından avantajlı
Akran Gemlik’in gençler açısından önemli bir avantaj olduğunu söyleyen Ozan, altyapılarda bazı takımların kazanma odaklı olmasının sıkıntı yarattığını vurgularken, konuyla ilgili sorularımızı cevaplandırdı:
”Öncelikle federasyon kupasına giderken takım içinde çok güzel bir hava vardı. Fatih abi olsun, Gemlik organizasyonu olsun, bize sonuna kadar güveniyorlardı. Biz de gençler olarak sahada çok daha rahat şekilde oynayabiliyorduk. Böyle olunca, bu zaten her şeyi değiştiriyor. Gençler, sahada daha rahat hareket ediyor, daha fazla enerji getiriyor.”
”Genç oyuncularda asıl sorun özgüvenle alakalı oluyor. Ama biz gerek Fatih abiyle gerek kaptanımız Gökhan abiyle bunları aşmayı başardık. Bizim hedefimiz playoff oynamak. Her geçen gün daha çok çalışıp, daha çok gelişerek sezon sonunda daha iyi noktalarda olacağız.”
”Bence altyapılarda birçok takım maç kazanmaya odaklı hareket ediyor. Bu aslında belli bir noktada genç oyuncular için sıkıntı. Akran Gemlik’in en büyük avantajı da bu noktada. Maç kazanmak elbette önemli, ki zaten kazanılması gerekiyor ama Gemlik organizasyonu bir o kadar da gençleri kazanmak istiyor. Geçtiğimiz yıllarda da bunun birçok örneği var.”
– Hedeflerim arasında Euroleague var
Euroleague’de oynanan basketbolu NBA’e tercih edenler arasında yer alan genç oyuncu, kariyer hedefleriyle ilgili de konuştu:
”Önceliğimi bu sezona veriyorum. Sezon sezon ilerlemeyi daha sağlıklı buluyorum. Hem takımıma hem bireysel gelişimime önem vermek istiyorum. Uzun vadede hedeflerim arasında Euroleague seviyesinde bir guard olabilmek var.”
”Euroleague basketbolu, NBA’e göre benim gözüme daha güzel geliyor açıkçası. Hem oyunun oynanış tarzı hem de yapılan savunma, NBA’e göre satranç gibi kalıyor. Benim tercihim bu nedenle Euroleague olur.”
– Kevin Pangos gibi oynamak isterdim
Kevin Pangos’u beğenerek izlediğini belirten genç guard, NBA’deki favori guardlarını da sıraladı:
”Kevin Pangos’u çok beğeniyorum. Geçtiğimiz sezonlarda da çok izliyordum. Pangos’un Zenit’te oynadığı basketbol gibi bir basketbol oynamayı çok isterdim. Son zamanlarda eski seviyesinde olmasa da Sergio Rodriguez de idollerim arasındadır.”
”NBA’deki eski guardları izlerken en beğendiğim oyuncular arasında Jason Kidd ve Steve Nash vardı. Özellikle Nash’i çok beğenirdim.”
– En az 2-3 yabancı dil şart
Boş zamanlarını kitap okuyup, film izleyerek değerlendirdiğini belirten Ozan Yılmaz, günümüzde artık en az 2-3 dil bilmenin gerekli olduğunu vurguladı ve röportajı şu sözlerle sonlandırdı:
”Açıkçası kitap okumayı çok seviyorum. Kitap okumak ve film izlemekle değerlendiriyorum boş zamanlarımı. Diksiyonum için de kitap okumanın gerekli olduğunu düşünüyorum. Türkçemizi de güzel bir şekilde kullanmak istiyorum.”
”Dizileri de yabancı dil seçenekleriyle izlemeye çalışıyorum. Yabancı dilimi daha fazla geliştirmek istiyorum. İngilizce ve Fransızca’yı üst düzey konuşabiliyorum. İzmir’de Saint Joseph’te okumuştum. Takım içinde de yabancılarla İngilizce konuşmam gerekiyor. Ama onun dışında günümüzde bence en az 2-3 yabancı dil bilinmeli, öğrenilmeli. Bu benim için önemli bir nokta.”
– İstatistikler
Geçtiğimiz sezon BGL’de 33 maçta 8.6 sayı-6.4 asist-3.9 ribaunt yakalayan genç oyuncu, TB2L’de ise 17 maça çıkatı ve 11.5 sayı-5.6 asist-4.0 ribaunt ortalama yakaladı.
Yeni sezon öncesi Gemlik formasıyla federasyon kupasında da 4 maçta süre alan Ozan Yılmaz, 8.5 sayı-5.2 asist-3.0 ribaunt ortalamayla mücadele etti.
Röportaj: Kemal Erdem
Mail: [email protected]
Instagram: @kemalerdem54