Ömer Ege Ziyaettin Olayı; Tam Olarak Pisliğin Üstüne Basmışlar!

Öncelikle 2025 FIBA U18 Avrupa Basketbol Şampiyonası‘nda şanssız bir turnuva geçirdiğimizin altını çizelim.

Fransa’yla oynanan ikinci maçın henüz başında talihsiz bir şekilde sakatlanan Kaan Onat’ın yokluğu ortaya çıkan istikrarsız tablonun en önemli nedenlerinden biriydi. Kaan’la ilgili kişisel düşüncem nettir. 2007 jenerasyonunun ülkedeki açık ara en iyi guardı, Avrupa’da ise ilk 3’e rahat girer. Böyle bir oyuncunun yokluğu her takımı etkiler.

Peki o zaman sorun ne?

Sorun şu ki, 2008 jenerasyonu dendiğinde en iyi ve en temiz şutör olarak öne çıkan Ömer Ege Ziyaettin’in kadroya alınmaması tam anlamıyla skandaldı. Ömer Ege’nin şutunu o kadar çok aradık ki, hemen herkes tek bir ağızdan ‘Ahh şu kadroda keşke Ömer Ege olsaydı!” dedi.

Kadrondaki en iyi oyuncuyu sakatlığa kurban verince farklı bir ‘şut’ opsiyonu çıkarmakta zorlandık, yaratıcı ve sorumluluk almaktan kaçınmayan ama aynı zamanda dengeyi koruyan Ömer Ege tipi bir oyuncunun yokluğu kabak gibi ortaya çıktı.

Bu noktada bir yanlış anlama olmasın. Gerek Yücel Çağın Başaran gerekse Mert Kocagözoğlu ellerinden gelenin en iyisini yaptılar.

Ancak temel sorun Ömer Ege yerine tercih edilen diğer iki guardın 3-24 üç sayı isabetiyle turnuvayı tamamlaması oldu. Ömer Ege, BGL’de sezonu %41.7 üç sayı, U18 Türkiye Şampiyonası’nda ise %42.1’le tamamladı.

Ömer Ege’nin tam olarak ne yapması gerekiyordu? Ağzıyla kuş tutup, o kuşu üç sayı çizgisinden potaya sokması mı?

Yıllardır her turnuva öncesi kadrolar tartışılır, yeri geldiğinde sertçe eleştirilir, bunlar da işin doğasında vardır. Vakti zamanında Kutay Güneş’le ilgili de benzer bir haksızlık olmuş ve ortalık ayağa kalkmıştı. Bizim milletimiz en azından bu tip konularda hassastır ve tepkisini gösterir.

Benzer senaryo Ömer Ege’de de oldu. Çünkü kimse neden kadroya alınmadığını anlamadı. Çocuk sakat değil, her zaman olduğu gibi çalışmalarına devam ediyor. Efendi, düzgün bir karakteri var, bu nedenle sesi de çıkmıyor. Lakin onun sesi çıkmıyor diye bu pisliğin üstüne biz de basmak ve hiçbir şey olmamış gibi yürümek zorunda değiliz.

Ömer Ege, ABD’ye gitme kararı aldı. Bana sorarsanız iyi de yaptı. Bu kadar adaletsizliğin hüküm sürdüğü bir ülkede bir şeyler başarmak çok zordur. Herkes de bu yükün altına girmek zorunda değildir. Zira sağlam bir lobin ve arkanda belli güçler olmadığı zaman ne yaparsan yap olduramıyorsun.

Dün Kutay Güneş, bugün Ömer Ege Ziyaettin, yarın kim olur bilemem ama mutlaka biri olur.

Kemal Erdem
Mail: [email protected]
Instagram: @kemalerdem54

About The Author

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir